HomeUncategorizedBODRUM’DAKİ YENİ KEŞİFLERİM

BODRUM’DAKİ YENİ KEŞİFLERİM

BODRUM’DAKİ YENİ KEŞİFLERİM

BODRUM’DA artık sezon başladı. Biten ramazanın ardından her yer dolup taştı. Alışık olduğumuz üzere insanlar yine saatlerce yollarda, trafikte kaldı. Bizim ülkemizde insanlar sadece bayramlarda tatil yaptıkları için herkes kendini bir yere attı ve tabii ki geri döndü. Bayramda ağzına kadar dolan otellerde, mekânlarda şimdi in cin top oynuyor. Ama bu durumun Bodrum’da iş yapan mekânlar için geçerli olmadığını söylemeliyim. Onlarda hâlâ yer bulmak zor.

ZEKİ ABİ’NİN HİKÂYESİ 

Neyse… Bodrum’da bu birkaç senedir nerede kalırsanız kalın dışarıya çıkıp kahvaltı yapma geleneği oluştu. İster beş yıldızlı otelde kalın, ister pansiyonda fark etmiyor. Herkes mutlaka farklı bir yere kahvaltıya gidiyor. Ardı ardına açılan kahvaltıcıların sebebi bu yani. Müşteriyi memnun eden, akılda kalan kazanıyor, diğerleri bir sezonda kapatıp gidiyor. 

Şimdi size akıldan hiç çıkmayacak bir mekândan söz edeceğim. Bodrum’dan Yalıkavak’a giderken yol üstünde karşınıza çıkan Zeki Abi’nin hikâyesi bu. Bodrum’da uzun yıllar su sporlarıyla uğraşan Zeki Abi kendine küçük bir dağ evi yapıyor. Mutfağa merakıyla birlikte “Buraya bir şeyler yapsam nasıl olur?” diye düşünüyor. O bunları düşünürken eş dost davetleri başlıyor. Hemen hemen her gün ziyafet var. Zeki Abi’nin yaptığı yemekleri gelenler anlata anlata bitiremiyor. Sonra eve gelenler kendi misafirleri olduğu zaman Zeki Abi’den ikramlar için ricacı olmaya başlıyorlar. “Bize bir oğlak yapsan, biz gelir bir köşede yeriz” teklifleri de gelmeye başlayınca Zeki Abi işi profesyonelliğe dökmeye karar veriyor. Ama öyle çok büyük beklentileri yok. “Her gün 15-20 kişi gelsin” yeter diyor. 

İşin içine bir giriyor, pir giriyor. Gelen her müşteriyle tek tek ilgileniyor, siparişleri takip ediyor, herkes halinden memnun ayrılıyor. İşler büyüyor ama mutfağı küçük olduğu için kapasiteyi yükseltmiyor. Aynı şekilde devam ediyor. 50 kişi olduğunda mekân doluyor. Ancak o kadar kişiye hizmet veriyor. Bütün aile işbaşında, hepsi severek çalışıyor.

KENDİNE ÖZGÜ BİR TARZ

Geçen sene gittiğim mekânla ilgili sezon sonu olduğu için yazı yazamamıştım. Bu sene ilk Zeki Abi’nin mekânı Parpali’ye gittim. Dediğim gibi aslında bir dağ evi burası. Kocaman bir bahçesi, hayvanları var. Çok doğal bir ortam. Zeki Abi masaya gelip “Sizi bir yerden tanıyorum” deyince muhabbet başladı. O anlattı, biz dinledik. Masaya çok güzel bir kahvaltı geldi. Bodrum’da herkesin yaptığını yapmıyor. Kendine özgü bir tarzı var. Çok güzel kavurmalı yumurta ve mıhlama yapıyor. Bodrum’a yolunuz düşerse mutlaka deneyin.
 
Yabancı markaların Türkiye’de işi zor

BODRUM, son yılların en hareketli sezonunu yaşıyor. Dünyaca ünlü markalar tek tek geliyor. Biliyorsunuz bu sene Billionaire, Cipriani ve Nobu yok. Yerlerine yeni markalar geldi. Dünyada bir numara olan bu markalar 3-5 senede yok olup gittiler. Dünyada kapıda kuyrukta beklenilen mekânlar ayağımıza gelince ne yapacağımızı şaşırıyoruz. “Orada yedim güzeldi, burası değil. Burada bu işi yapamıyorlar”, vs… 

Nobu’nun patronu Nobu Matsuhisa’yla Pal Marina’da geçen sene açtığı mekânda bir araya gelmiştik. “Türkiye’yi anlamadım. Bodrum’un hatta Avrupa’nın en iyi marinasında hizmet veriyoruz ama istediğimizi alamıyoruz” demişti. Nobu açtığı her yerde bir ay sonraya ancak rezervasyon verebiliyor. Olduğu her ülkede en başarılı restoranlar arasında ama bize gelince öyle olmuyor.

İŞLER BAŞKA YÜRÜYOR 

Bizde bu işler başka yürüyor. Yabancı markaların Türkiye’de işi çok zor. Kimi getirirsen getir. Ibiza ve Mikonos’la karıştırmayalım lütfen. Mikonos’ta Nammos’un sahibine “Sakın Bodrum’a gelme. Gelirsen burası da olmaz” dedim. Adam vazgeçti. Nammos buraya gelsin, bir sene sonra Mikonos’ta da biter. Dünyaca ünlü 2 marka geldi Bodrum’a. Biri Ibiza Blue Marlin, biri Nikki Beach. Her ikisine de başarılar diliyorum. Umarım kaderleri diğerlerine benzemez. Bu markaların ayakta kalması bizler için çok önemli. Çünkü internet sitesinde Turkey-Bodrum yazıyor olması bizim hayrımıza olur. O kadar gelişmiş bir ülke algısı oluştururuz. O yüzden temennimiz iyi olmaları.